13 Ekim 2014 Pazartesi

Annem

"Hoşgeldin kızım,

Yuvamıza, hayatımıza hoşgeldin... 
Tanrı'ya şükürler olsun. 
Seni, kucağımdaki hayalini, hayal ederken beklemeyi çok sevdim.

Adaletli ol!
İyi insan ol!
Ve iyilerin de en az kötüler kadar cesur olması gerektiğini asla unutma.

Yanı başında bir 'koruyucun' olacak hep
Senin anne dediğin...

Sağlık ve mutluluğuna duacıyım."

Diye karşılamış doğduğum zaman annem beni.
Kendi el yazısıyla yazdığı bu mektup hala durur.

Elbet herkes için annesi özeldir. "Anne" yazarken, "anne" derken bile içim titrer. Bugün, eğer içimde bu kadar sevgi varsa, annem sayesindedir.  (Baba, sakın alınma, senin bana aşık olduğunu biliyorum, ama bu ana-kız sevgisi bir başka) Beni öyle güzel bekledi, öyle güzel sevdi ki... Anne sevgisinin, anne duasının, 'koruyucu'nun varlığını bana iliklerimde, ruhumun her bir köşesinde öyle hissettirdi ki...

Taşınırken, annemin eski günlüğünü bulmuştum. İçindeki bir sayfanın tepesine bana çok benzeyen bir kız çocuğu resmi yapıştırıp, altına "umarım benim de böyle bir kızım olur birgün" yazmış. Zannedersem sene 1974 falan... Yani benim gelmeme daha çok var. Beni öyle istemiş, öyle beklemiş. Geldim tabii, kaçırır mıyım bu kadını!

Ama dünyaya gelirken büyük gol atmışım. Son dakikada korkup "yok ya gelmicem ben, en iyisi kendimi öldüreyim, anneyi de zehirleyeyim, yook gelmicem" diyerek "bebeğin intiharı" dedikleri 600 vakada 1 olan bir komplikasyon sonucu, acil sezeryanla, gögsünün altından kasıklarına kadar dik keserek çıkarmışlar beni. Annemin göbeğinde, o güzelim göbeğinde, dik ve derin kocaman bir kesik vardır, sırf benim doğarkenki inadımdan. O yarayı bile sever.

E böyle doğmuşum, kolay bir bebek olmamı beklemiyordunuz herhalde? Çok zor bir bebek ve zor bir çocuktum. Yemek yemem, uyumam, kendi kafama göre yaşarım. Bir anne için çok zor. Bana yemek yedirmek için evin hemen karşısındaki kuafördekilerle anlaşmış, onlar "agu cugu" yaparken pencereden, bana "hooop nerde uçak?" diye binbir çaba göstererek yemekler yedirmiş.

Sütünü de içmemişim. 4 ay içtikten sonra, bir gün dilimi dışarı çıkararak bırakmışım ve bir daha da içmemişim. Ne yaptılarsa içirememişler. Kadıncağızın süt bezeleri öylece kalakalmış koltukaltlarında. Hep dikkafalıydım zaten.

Küçükken elimde mikrofon, saçımı ona yaptırırdım. Babam evden çıkınca bana oje sürerdi, "sahnede" kendimi iyi hissedeyim diye. İlk ve en büyük hayranımdı. Babam işten gelmeden ojeleri çıkartırdı, "yarın başka renk süreriz" diyerek. Küpe takmam, kulaklarımı deldirmem yasaktı, bana renkli renkli, değişik şekillerde bir sürü yapışkan küpeler aldı, onları seçerdik her gün.

Büyüdüm, büyüdüm, büyüdüm. Şarkıcı olmak istemem kimse tarafından hoş görülmezken, annem "her gün yataktan kalkıp işe gidecek olan sensin, sevdiğin iş neyse onu yapmalısın, çöpçü olmak istersen bile ben arkandayım, ne istersen, çünkü en iyisini sen bilirsin" derdi.

Özellikle büyürken babamla çok sert bir ilişkimiz oldu. Yasaklar bana göre değil, hepsini deldim. Annem hep dengeyi kurdu.

O yemekleri... Ah o yemekleri...

Titizliği... Düzeni...

Herkesi kendinden önce düşünmesi, iyi olsunlar diye kendini parçalaması...

Ortaokuldayken, arkadaşlarım, hoşlandıkları çocukları, hayalkırıklıklarını, hayallerini annemle paylaşmaya gelirlerdi. Telefon çalardı, kız arkadaşlarım arar;

- Alo?
-Zeynep naber canım?
- Aaa iyi tatlım senden naber?
- İyi canım, anneni telefona bir versene, birşey danışacağım. Yarın okulda görüşürüz senle.
- ??!

Yani sadece benim annem olmadı.
Ben İtalya'ya gittiğimde bile arkadaşlarım onunla sohbet etmeye bize gelirdi.

Hayatının en verimli zamanlarını bana harcadı. Hem de bir gün bile söylenmeden.

Saygısızlık yaptım, affetti. Bağırdım, sineye çekti. Gitti bir köşede ağladı tek başına, kimseye bir şey demedi.

Canımı yaktılar, sanki derisini yakmışlar gibi onun da canı acıdı.

Benim annem,

Benim güzeller güzeli annem,

Sana nasıl teşekkür edilir?

Beni böyle güzel sevdiğin için, her zaman yanımda olduğun için ne kadar minnettar olduğum nasıl gösterilir?

Senin sevgini en güzel şekilde içimde taşıyıp, her zaman iyi, adaletli ve cesur olmaya, sağlıklı ve mutlu bir birey olmaya çalışacağım.

Seni seviyorum.
İyi ki varsın! 

Doğum günün kutlu olsun, nicelerine!


ZD

Hiç yorum yok: